Leading Digital | George Westerman, Didier Bonnet, Andrew McAfee (Kitap)

Dijital dönüşüm deyince akla genellikle yalnızca teknoloji yatırımları, yeni uygulamalar ya da veri analitiği geliyor. Ancak Leading Digital, bu dönüşümün yalnızca teknolojiyle değil, liderlik anlayışı, organizasyonel yapı ve kültürel değişimle mümkün olduğunu savunuyor. George Westerman, Didier Bonnet ve Andrew McAfee’nin birlikte kaleme aldığı bu kitap, dijital teknolojinin işletmeleri nasıl yeniden şekillendirdiğini ve bu süreci başarıyla yöneten şirketlerin hangi ortak noktalara sahip olduğunu detaylı bir şekilde ortaya koyuyor.

Yazarlar, dijital dönüşüm sürecinde öne çıkan şirketlerin yalnızca teknolojiye yatırım yapan değil, bu teknolojiyi kurumun stratejisiyle uyumlu hale getiren şirketler olduğunu belirtiyor. Kitap boyunca sıkça vurgulanan bir kavram ise “Digital Master” (Dijital Usta). Dijital Ustalar, hem dijital yetkinlikleri yüksek olan hem de güçlü bir liderlik anlayışına sahip olan şirketler olarak tanımlanıyor. Bu şirketler, yalnızca teknolojiyi değil, aynı zamanda dönüşümü yöneten insanları, süreçleri ve organizasyonel yapıları da dönüştürmeyi başarıyor.

Yazarlar dijital dönüşümün iki boyutunu tanımlıyor: dijital yetkinlik (digital capabilities) ve liderlik yetkinliği (leadership capabilities). Dijital yetkinlik; müşteri deneyimi, operasyonel süreçler ve iş modelleri gibi alanları kapsarken; liderlik yetkinliği, dönüşüm vizyonu oluşturmak, çalışanları bu vizyon doğrultusunda harekete geçirmek ve dijital yatırımları yönlendirebilmek anlamına geliyor. Başarılı şirketlerin bu iki boyutu da güçlü şekilde geliştirdikleri görülüyor (sayfa 25).

Kitapta yer alan örnekler oldukça zengin. Burberry’nin müşteri deneyimini dijitalleştirmesi, Nike’ın veriyle desteklenen kişiselleştirme uygulamaları ve Cemex’in inşaat sektöründe inovasyonla yarattığı fark gibi örnekler, dijital dönüşümün yalnızca teknoloji firmalarına özgü olmadığını net biçimde ortaya koyuyor. Yazarlar, üretimden perakendeye, finans hizmetlerinden kamu sektörüne kadar pek çok sektörden vaka analizleri sunarak, dönüşümün her sektörde farklı dinamiklere sahip olduğunu gösteriyor.

Bir diğer dikkat çekici vurgu ise dijital dönüşümün bir “hedef” değil, sürdürülebilir bir “süreç” olduğu. Şirketlerin bu süreçte dijital yatırımlarını kısa vadeli kazanç odaklı değil, uzun vadeli bir stratejinin parçası olarak görmeleri gerektiği anlatılıyor. Ayrıca, dönüşümün başarıya ulaşmasında üst düzey yöneticilerin ve liderlerin oynadığı rol büyük. Özellikle CEO’ların, sadece teknoloji ekiplerine değil, şirketin tümüne dijital dönüşümün neden önemli olduğunu anlatabilmesi ve bu sürece aktif liderlik edebilmesi gerekiyor (sayfa 101).

Leading Digital, dönüşüm sürecini yöneten liderlere adım adım bir yol haritası sunarken, aynı zamanda kurum kültürünü ve çalışan deneyimini nasıl dönüştürebileceklerine dair ilham verici fikirler de paylaşıyor. Kitabın sonunda yer alan dijital dönüşüm olgunluk modeli ve şirketlerin dijitalde ne seviyede olduğuna dair yapılan sınıflandırmalar, okuyucuya hem değerlendirme hem de aksiyon planı çıkarma imkânı sunuyor.