Üzerime Giyecek Hiçbir Şeyim Yok! | Elise Ricadat, Lydia Taieb (Kitap)
Elise Ricadat ve Lydia Taieb’in Üzerime Giyecek Hiçbir Şeyim Yok! kitabı, çoğu insanın gündelik yaşamda sık sık dile getirdiği basit bir cümlenin ardında yatan psikolojik, toplumsal ve kültürel dinamikleri ele alıyor. Gardırop karşısında yaşanan bu “kararsızlık” anı, aslında yalnızca ne giyeceğimizi bilememekten ibaret değil; kim olduğumuz, nasıl görünmek istediğimiz ve başkalarının gözünde nasıl algılanmak istediğimizle doğrudan bağlantılı. Yazarlar, bu küçük anın bireysel benlik algısı ve toplumsal beklentilerle nasıl iç içe geçtiğini detaylı şekilde inceliyor.
Kitap boyunca öne çıkan noktalardan biri, giysilerin yalnızca estetik ya da pratik işlevleriyle sınırlı olmadığı. Ricadat ve Taieb, kıyafetlerin bir tür “psikolojik ayna” işlevi gördüğünü, geçmişten gelen anıların, arzuların, korkuların ve aidiyet hislerinin üzerimizde taşındığını vurguluyor. Örneğin bir giysi, bir ilişkiden kalma hatıraları ya da bir dönemin kaygılarını çağrıştırabilir. Dolayısıyla “üzerime giyecek hiçbir şeyim yok” dediğimizde, aslında çoğu zaman ruh hâlimize, içinde bulunduğumuz psikolojik sıkışmaya ya da sosyal konumumuzu yeniden tanımlama ihtiyacımıza işaret ediyoruz.
Kitapta modanın sosyal yönüne de dikkat çekiliyor. İş görüşmesi, davet ya da gündelik bir buluşma için yapılan seçimler, yalnızca kişinin kendisini ifade etme biçimi değil, aynı zamanda toplumsal normlara uyum sağlama ya da bu normlara karşı durma yolları olarak da işleniyor. Yazarlar, kıyafet seçimlerinin bireysel özgürlükle toplumsal beklenti arasında sıkıştığı anları gözler önüne seriyor. Özellikle kadınların, hem “bakımlı” hem “doğal”, hem “ciddi” hem de “çekici” görünmeleri gerektiği yönündeki çelişkili beklentiler, giysi seçimlerini daha da karmaşık hale getiriyor.
Ricadat ve Taieb, psikoloji ve sosyolojiyi bir araya getirerek, kıyafetlerin birey üzerindeki duygusal ve zihinsel etkilerini tartışıyor. Okura, kendi dolaplarını sadece kıyafetlerin fiziksel varlığı üzerinden değil, aynı zamanda bu parçaların yüklediği duygular ve anlamlar üzerinden görmeye davet ediyorlar. Yazarlar, giyimin günlük hayatta ne kadar güçlü bir kimlik dili olduğunu hatırlatırken, bireyin kendisini nasıl konumlandırdığına ve bu konumun nasıl algılandığına dair geniş bir perspektif açıyor.
Üzerime Giyecek Hiçbir Şeyim Yok! yalnızca modayla ilgilenenlere değil; giysiler aracılığıyla kendi benliklerini, ilişkilerini ve toplumsal rollerini anlamak isteyen herkese hitap ediyor. Gardırop karşısında yaşanan basit bir anın bile aslında derin bir psikolojik ve kültürel arka plana sahip olduğunu gösteriyor.

Elise Ricadat, Lydia Taieb
2020
184 sayfa
goodreads

tekrar okumaya değer!
# consumer & marketing
2025 eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2024 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2023 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2022 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2021 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
2020 temmuz
nisan
2019 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
şubat
ocak
2018 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2017 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2016 aralık
kasım
ekim
eylül
ağustos
haziran
mayıs
nisan
mart
şubat
ocak
2015 aralık
kasım
eylül
ağustos
temmuz
haziran
mayıs
ocak
2014 aralık
kasım
eylül
2013 aralık
kasım